Katil anneye müebbet hapis

Sancaktepe'de 11 yaşındaki oğlu Yiğit Hüseyin Kılınç'ın başına balta vurarak öldüren Serengül Kılınç'ın, ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılandığı davanın karar duruşması görüldü.

"Kasten öldürme" suçunu "Canavarca hisle öldürme ve altsoydan birine karşı" işlendiği gerekçesiyle Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuklu sanık Kılıç ve avukatı Mustafa Taylan Savran ve müşteki Veli Kılınç katıldı. Duruşmada son sözü sorulan 36 yaşındaki 2 çocuk annesi Kılınç, "Ne olduysa kocam yüzünden oldu. O beni bu hale getirdi" dedi.

Kılınç'ın avukatı Savran ise yaşanan olayı bir tür kadın cinayeti olarak yorumladığını belirterek, "Müvekkilim çocuklarına çok düşkün. Yaşadıklarından dolayı alt üst oldu. Olay, kocasının müvekkile karşı katlanamaz davranışlarının verdiği etkiyle haksız tahrik altında gerçekleşen bir olaydır. Yatakta yatan kişiyi kocası olarak gördüğünü söylediği bir beyanı da vardır" şeklinde konuştu.

Mahkeme heyeti Serengül Kılınç'ı "Kasten öldürme" suçunu "18 yaşından küçük oğluna karşı, canavarca hisle eziyet çektirerek" işlediğini belirterek önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı. Kılınç'ın yargılama sırasındaki tutum ve davranışlarını lehe yorumlayan mahkeme cezada indirim uygulayarak, Kılınç'ın müebbet hapis cezasına çarptırılmasına hükmetti. Serengül Kılınç, davanın ilk celsesinde mahkeme başkanının "Oğlunu öldürdün mü? Neden öldürdün?" sorusuna eşiyle kavga etmesi ve eşinin kendisinden ayrılmak istemesini gerekçe göstermişti.

Geçtiğimiz yıl Mart ayında Sancaktepe'de bir apartmanda gerçekleşen olayda, 11 yaşındaki 5. Sınıf öğrencisi oğlu Yiğit Hüseyin Kılınç'ın başına balta vurarak öldüren Serengül Kılınç, poliste susma hakkını kullandı. Emniyetteki işlemlerinin ardından Anadolu Adalet Sarayı'na sevk edilen Kılınç, savcılık ifadesinin ardından tutuklanması talebiyle mahkemeye sevk edildi. Çıkarıldığı nöbetçi mahkemece suçunu itiraf eden Kılınç, eşiyle sorunlar yaşadığı gerekçesiyle oğlunu öldürdüğünü söyledi. Sabah 06.00 sıralarında büyük oğlu ve eşinin işe gittiğini ileri süren Serengül Kılınç, baltayla öldürdüğü oğlu Yiğit Hüseyin Kılınç'ın odasına girerek odada bulunan baltayla uyuyan oğlu Hüseyin'in kafasına 5 veya 6 kez vurduğunu ve oğlundan hırıltılar gelmeye başladığını anlattı.

Öz oğlu Hüseyin'i bulunduğu odadan banyoya getirdiğini ifade eden Kılınç, oğlunu boyun kısmı tuvalete gelecek şekilde bıraktığını belirtti. Burada önce baltayla boynuna vurduğunu ardından da tırtıklı bıçakla boynunu kestiğini belirten Kılınç, bu olaya eşinin kendisinden ayrılmak istemesinin neden olduğunu ifade ederek pişman olduğunu söyledi. Serengül Kılınç hakkında, 'Kasten adam öldürme' suçunu canavarca hisle öldürme ve altsoydan birine karşı işlendiği gerekçesiyle ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle dava açıldı.

[right-side]

Avrupa Şampiyonası’nda çifte madalya
İspanya’nın Bilbao kentinde düzenlenen Büyükler Avrupa Kick Boks şampiyonasında ülkemizi temsil eden Sancaktepe Belediyesporlu sporcular madalya kazanarak büyük bir başarıya imza attılar.
18-26 Ekim tarihleri arasında düzenlenen ve 35 Ülkeden 500 sporcunun katıldığı şampiyonada ülkemizi temsil eden Yunis Gültekin 57 kg’da Avrupa ikincisi olup Gümüş madalya kazanırken, Bayanlar 65 kg’da Kübra Akbulut Avrupa üçüncüsü olarak Bronz madalyanın sahibi oldu.

Kulüp Başkanı Muhammed Ali Cankatar yaptığı açıklamada İspanya’nın Bilbao şehrinde sona eren Avrupa şampiyonasında sporcularımızın elde ettiği başarının önemini belirterek: "Kick Boks’ta kazanmış olduğumuz başarıların bir yenisini daha elde etmek bizim için mutluluk verici. Sporcu kardeşlerimizin Avrupa Şampiyonası’nda kazanmış oldukları Gümüş ve Bronz madalyalar gelecekteki başarılarımızın da habercisidir. Bu başarıda emeği geçen başta sporcu kardeşlerimiz olmak üzere tüm teknik ekibi tebrik ediyorum" şeklinde konuştu.

Sancaktepe Kaymakamlığı: 'Bu bilgi gizlilik arz etmektedir'

Sancaktepe Kaymakamlığı, deprem sonrası toplanma alanın nerede olduğunu soran Mimarlar Odası’na “Bu bilgi gizlilik arz etmektedir” yanıtını verdi.

Mimarlar Odası’ndan Saltuk Yüceer, “Yanlış mı anlaşıldık acaba” derken Mimarlar Odası Başkanı Eyüp Muhcu muhtemelen ortada bir afet planı olmadığını söyledi.

Mimarlar Odası Anadolu 1. Büyükkent Bölge Temsilciliği, 8 ilçenin kaymakamlarına deprem sonrası toplanma alanlarını öğrenmek için yaptığı başvurulara Sancaktepe Kaymakamlığı’ndan skandal bir yanıt aldı. Kaymakamlığın verdiği tek cümlelik yanıtta bu bilgilerin “gizlilik arz ettiği” için verilemeyeceği belirtildi.

Mimarlar Odası, deprem sonrası yapılacaklar konusunda halkı bilgilendirici broşürler hazırlayabilmek için Anadolu yakasındaki Çekmeköy, Ümraniye, Üsküdar, Kadıköy, Ataşehir, Adalar, Beykoz ve Sancaktepe kaymakamlıklarına başvurdu. Başvurularda “Yaşanması muhtemel tüm afetlerle ilgili olarak idarelerimizce risk planlaması ve örgütlenmesi gereği alınan kararların, halkın toplanma yerlerinin ve 1. derece afet-acil ulaşım yollarının plan üzerinde işaretlenerek bilgi verilmesi” talep edildi.

Başvuruyu yapan Mimarlar Odası Anadolu 1. Büyükkent Bölge Temsilciliği Başkanı Saltuk Yüceer, diğer 7 ilçenin kaymakamlıklarından toplanma alanları ve afet planlarına ilişkin bilgi verildiğini sadece Sancaktepe Kaymakamlığı’ndan “Afet planı ile ilgili olarak istenen bilgi ve belgeler gizlilik arz ettiğinden tarafınıza verilememektedir” yanıtını aldıklarını söyledi. Yüceer “Yanlış mı anlaşıldık acaba diye merak ediyoruz. Kaymakamlığa tekrar başvurup resmi olarak açıklama isteyeceğiz” dedi.

Mimarlar Odası Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Muhcu da ancak savaş durumunda bu planların gizli olabileceğini, afet durumundaki planların ise halktan gizlenemeyeceğini vurguladı. Muhcu “Normalde bu planlarla ilgili halk sık sık bilgilendirilir, tatbikatlar yapılır, toplanma yerleri için yönlendirme levhaları konulur. Bu bilgiler toplumu ilgilendirir, toplum için yapılır onlardan gizlenemez. Kaymakamlığın verdiği yanıt kamunun afetler karşısında ne kadar sorumsuz olduğunun belgesi. Muhtemelen ortada bir afet planı yok, o yüzden ‘gizlilik’ bahanesinin arkasına sığınıyorlar” diye konuştu.

Sancaktepe sınırları içinde deprem ve doğal afetlerde sahra hastanesi yapılmak üzere Sağlık Bakanlığı tarafından tahsis edilen Aydos Ormanları’nın sınır komşusu olan parsel de geçen yıl ilçe belediyesi tarafından AVM alanı ilan edilmişti. İBB 17 Ağustos 1999 depreminden sonra 2001 yılında kentin acil eylem planını hazırlanmış ve 470 adet toplanma alanı belirlemişti. Bu alanların bugün önemli bir bölümünde rezidanslar ve AVM’ler yükseliyor.

[right-side]

Sancaktepe’de öğrencilerin tehlikeli geçişi Bakan’a sorulduİstanbul’un Sancaktepe İlçesi’nde bulunan Fatih İlköğretim Okulu öğrencilerinin her sabah ve akşam okula ulaşmak için çektikleri sıkıntı, İçişleri Bakanı Efkan Ala’ya soruldu. CHP İstanbul Milletvekili Kadir Gökmen Öğüt, konuyu hazırladığı önergeyle Meclis’e taşıdı.

Sancaktepe’de Atatürk Caddesi’nin tam kenarında bulunan okula çocukları genellikle ebeveynlerinin götürdüğünü, onların dahi karşıdan karşıya geçerken sıkıntı yaşadıklarını dile getiren Öğüt, ana cadde üzerinde çocuklar için hiçbir önlemin olmadığını, sadece trafik ışıklarının ve hız kesici kasislerin bulunduğunu ifade etti.

Konuyla ilgili Büyükşehir Belediyesine ulaşmış şikayet olup olmadığını soran Öğüt, çocukların güvenliğini sağlamak için caddeye üst veya alt geçit yapılmasının planlanıp planlanlanmadığını ve ne zaman yapılacağını sordu.

Öğüt ayrıca, “Çocukların güvenli geçişini sağlamak adına okulun karşısındaki ışıklarda bir görevli bulundurulması düşünülmekte midir?” sorusunu yöneltti.

Alevilere, Kürtlere ölüm. Tekbir IŞİD

Sarıgazi'de kimliği belirsiz kişi ya da kişilerce Alevi vatandaşların yaşadıkları bir sitenin duvarına üzerinde IŞİD ve 3 hilal amblemi bulunan "Alevilere, Kürtlere ölüm. Tekbir IŞİD" yazısı yazıldı.

Olayın panik yaratmaya yönelik olduğunu düşünen ve üzerinde fazla durmayan site sakinleri, olayın kimler tarafından yapılmış olabileceğini araştırırken cumartesi günü ise L18, L23, N4, N5, N9, A28, C28, F27 ve U7 bloklarına aynı el yazısıyla yine tehdit içerikli yazılar yazıldı. Bunun üzerine olay yerine polis çağıran site sakinleri şikâyetçi oldu.

Sitenin güvenlik kamera görüntülerini ve yazıların bulunduğu yerin görüntülerini toplayan polis, güvenlik görevlilerinin ifadesini alarak ayrıldı. Polisin parmak izi çalışması yapmamasına tepki gösteren site sakinleri, olay yerine gelen bir polisin de "Belki yazıları sizin içinizden veya çevrenizden bazı gruplar yapmıştır" sözlerine şaşırdıklarını söyledi.

[right-side]
Blogger tarafından desteklenmektedir.